TRAFİK KAZALARI NEDENİYLE TALEP EDİLEBİLECEK TAZMİNATLAR
Günlük yaşantılarımızda meydana gelen trafik kazaları kazaya karışan sürücüler, sürücülerin yakınları ve diğer 3. kişilerde yaralanmalara ve ölümlere sebep olabilmektedir. Yaralanmalar ve ölümler, taraflar ve hatta 3. Kişilerde sürekli veya geçici süreli maddi olabileceği gibi manevi zararlara yol açmaktadır. Bu nedenle kişilerin vücut bütünlüklerinde ve malvarlıklarında meydana gelen eksilmeler, tüm diğer şartların da mevcut olması durumunda maddi ve manevi tazminat davasına konu edilebilmektedir. Türk Hukukunda malpraktis, eser sözleşmesi gibi farklı nedenlere dayalı olarak açılan tazminat davalarına trafik kazalarında oluşan zarar kalemleri de konu olmaktadır. Peki bu zarar kalemleri nelerdir, birlikte göz atalım.
Trafik kazası nedeniyle:
Maddi Tazminat
- Ölümlü trafik kazaları nedeniyle maddi tazminat
Cenaze giderleri
Tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar
Ölenin desteğinden yoksun kalanların bu sebeple uğradıkları maddi kayıplar
- Yaralanmalı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat:
Tedavi giderleri
Kazanç kaybı
Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar
Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar
- Maddi hasarlı trafik kazaları nedeniyle maddi tazminat:
Araçta meydana gelen hasar tazminatı
Araç mahrumiyet bedeli
Aracın değerinde meydana gelen azalma nedeniyle uğranılan kayıp(değer kaybı tazminatı)
Trafik kazası nedeniyle kaza mağduruna ait bir taşınır veya taşınmaz mala verilen zararların tazmini
Kazanç kaybı(ticari araçlar açısından talep edilir)
Manevi Tazminat
Kaza mağdurunun manevi zararlarının tazmini
Mağdur yakınlarının manevi zararlarının tazmini
Trafik kazası, hukuki niteliği itibariyle haksız fiil sorumluluğu kapsamında değerlendirilmektedir. Bu sorumluluk kapsamındaki tazminatların talep edilebilirliği ve şartları meydana gelen kazadaki somut verilere göre değişecektir. Sitemizde maddi hasarlı trafik kazaları nedeniyle maddi tazminat kalemlerini yazmıştık. Bu yazımızda ise diğer kalemleri ele alacağız.
MADDİ TAZMİNAT
Ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi tazminat: Ölümle sonuçlanmış trafik kazaları sonucunda kazaya sebebiyet verenlerin sorumlulukları doğacaktır. Sorumlulukları doğan kişiler, ölen kişilerin yakınlarının talep etmesiyle ölenin cenaze masrafları, ölümün hemen gerçekleşmemiş olması durumunda tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıpları ve ölenin desteğinden yoksun kalanların bu sebeple uğradıkları maddi kayıpları maddi tazminat olarak ödemek durumunda kalır.
Ölenin kazadan hemen sonra ölmesi halinde, tedavi giderleri ve çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden kaynaklanacak kayıplar olmayacağı için bu kalemler maddi tazminata konu olmaz. Ancak kaza mağdurunun olay anında ölmeyip hastaneye kaldırılması ve tedavisi devam ederken vefat etmesi durumunda sorumlu olacak kişiden tedavi giderleri ve çalışma gücünün azalması ya da yitirilmesinden doğan kayıplar karşı taraftan talep edilebilir hale gelir.
Ölenin desteğinden mahrum kalacaklar yalnızca ölenin eşi ve çocukları değildir. Ölenin, ölümüne kadar maddi anlamda kendilerine destek olduğu herkes ölenin yakınlarıdır ve tüm bu kişiler ölenin desteğinden yoksun kalma tazminatı talep edebilir. Bu tazminat istenirken miktarının belirlenmesinde değerlendirilecek husular vardır: Ölenin ve tazminat yükümlüsünün karşılıklı kusur durumları, ölenin mesleği, mesleğindeki konumu ve kariyer durumu, yaşı, refah düzeyi, işi, ölüm tarihindeki maaşı veya ücreti, sağladığı destek miktarı ve ileride potansiyel olarak sağlayabileceği destek miktarı gibi birçok farklı husus dikkate alınır.
Yaşanan trafik kazasında ölüm meydana geldiğinde ayrıca mirasçısı olan kişiler tarafından, ölene ait olan bir mala zarar geldiyse ölenin mirasçıları sıfatıyla maddi hasarlı trafik kazalarında talep edilebilen tazminat kalemlerini de talep edebilirler. Ölenin mirasçısı olmayan ancak ölenin desteğinden mahrum kalan kişiler ise maddi hasarlı trafik kazalarından kaynaklanan maddi tazminat kalemlerini talep edemezler.
2) Yaralanmalı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat: Yaralanmalı trafik kazalarında tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar maddi tazminata konu olur.
Tedavi giderlerinin talep edilebilmesi için uygulanan tedavinin SGK tarafından karşılanmıyor olması gerekir. Karşılandıysa eğer sorumlu olan sürücüden talep edilmesi sebepsiz zenginleşmeye yol açacaktır, ki ülkemizde tazminat bir zenginleşme aracı değildir.
Kazanç kaybı, mağdurun çalışamadığı süre diliminde elde edemediği kazanç karşılığı talep edilecek tazminattır. Mağdur olan şahıs çalışamadığı süre içerisinde işine gidemeyebilir ya da ticari faaliyetle ilgileniyorsa bir fırsatı kaçırmış da olabilir. Böyle durumlarda kişi çalışsaydı elde edeceği kazanç hesap edilerek tazmin edilir.
Çalışma gücünün azalması veya kaybedilmesi sonucu doğacak kayıplar kişinin çalışma hayatında çalışma hayatında yaşayacağı zorlukları ve maddi kazancındaki eksiklikleri karşılamak için talep edilen tazminattır.
Ekonomik geleceğin sarsılması ise diğer tazminatlardan farklı olarak şimdiki zararları tazmin etmekten ziyada ileride ortaya çıkması muhtemel zararları karşılamaya yönelik bir tazminat sebebidir. Yaralanmalı trafik kazası neticesinde sakatlanan kişiler, eğer kaza olmasaydı sağlıklı halleriyle gelecekte elde etmeleri beklenen gelirleri yani ekonomik geleceklerinin sarsılmasından doğan kayıplarını ilgili kişi ya da kurumlardan talep edebilirler. Bu zarar hesaplanırken yaralanan kişinin yaşı, mesleği, söz konusu zararın yaralanan kişinin geleceğini ne ölçüde etkilediği gibi unsurlar göz önünde bulundurulur.
Yaralanmalı trafik kazalarında maddi tazminat yalnızca kaza mağduru tarafından talep edilebilir. Kural olarak mağdurun yakınları maddi tazminat talebinde bulunamayacaktır ancak mağdur çok ağır yaralıysa veya vasilik söz konusuysa ( ki vasi yine mağdur adına talepte bulunacaktır) istisnalar olacaktır. Ancak ağır yaralanma olaylarında mağdurun yakınları manevi tazminat talebinde bulunabilirler. Manevi tazminata da değineceğiz. Yine yaralanmalı trafik kazası sonucunda maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat da talep edilebilir. Ancak sitemizde bunu ayrıca yazdığımız için tekrar değinmeyeceğiz.
MANEVİ TAZMİNAT
Trafik kazası sonucunda kişinin bedensel zararları kapsamında değerlendirilmesi gereken bir husus da psikolojik olarak maruz kaldığı zararlardır. Kişinin geçirmiş olduğu kaza nedeni ile psikolojik ve psikiyatrik olarak uzun süreler tedavi görmesinin ve kalıcı olarak bu rahatsızlıklar ile yaşamasının gerektiği durumlar ortaya çıkmaktadır.
Manevi tazminat kişinin ruhsal ve duygusal bütünlüğünde meydana gelen eksilmenin ortadan kaldırılması ya da en azından hafifletilmesi amacıyla ödenen tazminat türüdür. Trafik kazası sonucunda da kural olarak kaza mağduru kişinin ve istisnai bazı hallerde kaza mağdurunun yakınlarının yaşadığı acı, elem, keder, ızdırap nedeniyle manevi bütünlüklerinde meydana gelen eksilmenin giderilmesi amacıyla manevi tazminat talebinde bulunulması mümkündür.
Türk Borçlar Kanununun 56. Maddesinde manevi tazminat şu şekilde tanımlanmıştır: ” Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.”
Manevi tazminat miktarı, somut olayın özelliklerine göre belirlenir. Dolayısıyla kazanın meydana gelme şekli, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve yine maddi tazminatta olduğu gibi manevi tazminat için de tazminatın bir çeşit zenginleşme aracı olmadığı unutulmamalı ve makul taleplerde bulunulmalıdır.
Manevi tazminat sigorta poliçesine özel şart olacak şekilde ek madde olarak konulmadıysa sigorta kapsamında değildir. Bu durumda manevi tazminat talepleri direkt sorumlu olan taraftan istenebilecektir. Ancak dediğimiz gibi, sorumlu tarafın sigorta poliçesinde manevi tazminatın ödeneceğine dair özel şart konulmuşsa sigortadan da talep edilebilecektir.
Kaza mağdurunun zararlarının tazmini bakımından, trafik kazası sonucunda yaralanan, acı çeken, uzuv kaybı yaşayan, psikolojik travma yaşayan veya başkaca bir şekilde manevi bütünlüğünde eksilme meydana gelen kişiler tarafından karşı taraftan manevi tazminat talep edilebilir. Trafik kazası mağduru lehine manevi tazminata hükmedilmesiyle: Mağdurun bedensel bütünlüğünün iradesi dışında ihlal edilmiş olması sonucunda yaşadığı acı, elem, keder, ıstırap nedeniyle manevi bütünlüğünde meydana gelen eksilmenin giderilmesi, tazmin ve telafi edilmesi amaçlanmaktadır.
Mağdurun yakınlarının manevi zararlarının tazmini bakımından, manevi tazminatı kural olarak yalnızca mağdur talep edebilmektedir. Ancak TBK m. 56/2′ de: ” Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” hükmü yer almaktadır. Alıntıladığımız hüküm uyarınca mağdur yakınlarının talep etmesi halinde uygun bir maddi tazminata hükmedilebilecektir.
Mağdurun kaza nedeniyle ölmesi halinde kendisi manevi tazminat talebinde bulunamayacağı için yalnızca yakınları talepte bulunabilir. Yine dikkat edilmesi gereken bir diğer husus madde hükmünde ” yakınları” sözcüğüyle yalnızca ailesi değil mağdur ile aralarında sevgi bağı kurulmuş olan kişiler de manevi tazminat talebinde bulunabileceği kastedilmiştir. Önemli olan mağdurun ölümü veya ağır bedensel zararı nedeniyle kişinin manevi bütünlüğünün bozulmuş olmasıdır.
TRAFİK KAZALARINDA TARAF SIFATINI HAİZ OLABİLECEK KİŞİ VEYA KURUMLAR
Meydana gelmiş olan trafik kazalarında somut olayın şartlarına göre davacı ve davalı olabilecek kişi veya kurumlar değişiklik arz eder. Davacı ve davalı olabilecekler:
- Davacı olabilecekler
Ölenin desteğinden yoksun kalan yakınları
Yaralanan kişi
Yaralanan kişinin yakınları
Maddi hasarlı trafik kazalarında maddi hasara uğrayan aracın veya malın sahibi - Davalı olabilecekler
Ölenin desteğinden yoksun kalan yakınları
Yaralanan kişi
Yaralanan kişinin yakınları
Maddi hasarlı trafik kazalarında maddi hasara uğrayan aracın veya malın sahibi
YETKİLİ MAHKEME
6100 S. HMK m. 6/1′ deki genel yetki kuralına göre: ” Davalı gerçek veya tüzel kişinin, davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi”
6100 S. HMK m. 7: ” Davalıların birden fazla olması durumunda davalılardan herhangi birinin yerleşim yeri mahkemesi”
6100 S. HMK m. 16: ” trafik kazasının meydana geldiği yer mahkemesi ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi” (Trafik kazalarının haksız fiil sorumluluğu kapsamında değerlendirilmekte olmasından dolayı)
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 110. maddesinin 2. fıkrasına göre: ” Sigortacının merkez veya şubesinin ya da sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemeleri ve trafik kazasının meydana geldiği yer mahkemesi de yetkilidir. Sigortacının merkez veya şubesinin ya da sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemeleri ve trafik kazasının meydana geldiği yer mahkemesi de yetkilidir.”
GÖREVLİ MAHKEME
6100 S. HMK m.2/1′ de: ” Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir.” düzenlemesi gereği, trafik kazalarından kaynaklanan tazminat davalarında kural olarak görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemeleridir.
6102 S. TTK m. 4-5 hükmü gereği sigorta şirketlerine karşı açılacak olan tazminat davalarına bakmaya görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemeleridir.
Bununla birlikte, araç değer kaybı ve hasar ödemesi gibi doğrudan sigortadan karşılanabilecek olan ödemelere istinaden kasko ve sigorta kuruluşuna yapılan başvurunun reddi akabinde Sigorta Tahkim Komisyonuna başvuru seçeneği olduğu da unutulmamalıdır. Ancak Sigorta Tahkim Komisyonu tarafından dosyanın incelenebilmesi için, uyuşmazlığın mahkemeye, Tüketici Hakem Heyetine veya Hukuk Muhakemeleri Kanunu çerçevesinde tahkime intikal etmemiş olması gerekir.
HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRELER ve ZAMANAŞIMI
Trafik kazası nedeniyle talep edilecek tazminatlarda zamanaşımı süresi tazminat yükümlüsü veya sigorta şirketinden birine karşı kesilmişse diğerine karşı da kesilmiş sayılacaktır. Bununla birlikte talep edilecek tazminat davaları ikili bir ayrıma tabi tutulur. Söz konusu tazminat talepleri esasında haksız fiil sorumluluğu kapsamında talep edildiği için zamanaşımı süresi, tazminata sebebiyet veren davranışın suç teşkil eden bir fiil olması durumunda, ceza zamanaşımı süreleri de dikkate alınarak tespit edilmektedir.
Tazminat zamanaşımı: TBK m. 72′ ye göre: ” Tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır.”. Yine 2918 S. Karayolları Trafik Kanunu m. 109/1-2′ ye göre: ” Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar. Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.”
Ceza zamanaşımı: Yukarıda açıkladığımız üzere Ceza Kanunlarında daha uzun zamanaşımı süreleri öngörüldüğü takdirde ceza zamanaşımının uygulanması söz konusu olur. Öngörülen cezanın zamanaşımı kural olan 10 yıllık zamanaşımından uzunsa ve 10 yıl geçse dahi tazminat talep edilebilecektir.
Stj. Av. Melisa YAĞIZ